Allah onlara rahmet etsin. Onlardan razı olsun. Mutluluk ve huzurdan uzak, zulüm altında bir toplum Gazze halkı... Muhakkak her toplum acı çekmiştir. Fakat o acılar bir yerde son bulmuştur. Filistin topraklarında doğmuş olmak ölene kadar acıyı ve zulmü kabullenmek gibi bir şey olmuş. Hele son yıllar tüm dünyanın şahit olduğu yaşadıkları zulüm; başlı başına bir sabır ve teslimiyet örneği.
Son
yüzyıldır çok savaş ve terör şahidi olduk. Çok insana zulmedildi. Çok insan
öldürüldü. Ailesinden, vatanından uzağa sürüldü. Çok acılar yaşandı. Tüm bunların doruk
noktası oldu Gazze. Orada yaşanan zulüm; tüm halklar için aynı zamanda vicdan, merhamet ve de adalet imtihanıydı.
Kimileri bu olayla dirilirken, kimileri ruhunu öldürdü.
Gazze
halkını çok düşündüm. O sabrı ve teslimiyeti neye borçlu olduklarını anlamaya
çalıştım. Mesele inanç meselesi değil. Diğer Arap toplumlar ya da Türkler,
Kürtler, diğer Müslüman halklar da inançlı.
Elbette inanmak var; inanmak var. Fakat o zaman Gazze halkını bu denli
inançlı kılan ne? Çok düşündüm bunları... İşin içinden çıktığım söylenemez. Firavun
devrinde türlü işkencelere uğrayan İsrail soyunun sabrı ve teslimiyetiyle
benzer bir durum. Ve sanırım soy aynı soy. Onlar pek Ademoğluna benzemiyor. İsrail’in
soyu ama inkarcı gruptan değil. Bizans’ı
reddetmiş. Osmanlı ile birlik olmuş grubu. Hakikatten yana ve adil olanları.
Mazlumları kısacası. Kibre sapıp İblis ile el birliği yapanları değil. Şimdi
aşağıdaki ayette İsrail oğullarına neden o cümlelerin kurulduğunu daha iyi
anlıyorum. Bugün dünyayı kirli bir düzen ile yöneten aramızdaki cin soyu; kendi
soydaşları olan fakat adaletten yana olan mazlum İsrail oğullarını yani Gazze
halkını; davası uğruna yok ediyor. Bunu da Yahudiler üzerinden icra etmesi ayrı
bir şeytanlık.
·
Bütün bunlardan sonra siz şu
kimselersiniz: Birbirinizi öldürüyorsunuz. İçinizden bir zümreyi yurtlarından
çıkarıyorsunuz. Onlar aleyhine kötülük ve düşmanlık hususunda dayanışmaya
giriyorsunuz. Esasında onları yurtlarından çıkarmak size haram edildiği halde,
esir olarak size geldiklerinde fidyelerini veriyorsunuz. (Bakara)
Rahmet
diliyorum mazlumlara. Zalimin zulmüne uğrayan tüm masumlara rahmet olsun. O çocuklar, bebekler, kadınlar ve erkekler;
şimdi şuan bambaşka bir gezegen üzerinde dipdiri. Rablerinin kendilerine nasip
ettiği nimetlerle rızıklanıyorlar. Allah’ın selamı, dini inancı fark etmeksizin;
zulme uğrayan şahitlerle olsun. Bitecek bu zulüm. Az kaldı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder